Uluslararası ilişkilerde yaşanan gerginlikler, son dönemde tehlikeli bir eşiğe ulaşmış durumda. Ukrayna’nın Rusya’ya karşı ATACMS füzeleriyle gerçekleştirdiği saldırılar, Rusya’nın nükleer balistik füzelerle karşılık verme tehdidiyle karşılaşması, dünya genelinde endişe ve korku yaratmış durumda. Tüm dünya taraflarının 3. Dünya Savaşı senaryolarına karşı hazırlıklarını artırdığı bir dönemde, Türkiye’nin de stratejik önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.
Türkiye, coğrafi konumu ve NATO üyeliği ile stratejik bir konumda bulunuyor. Hem Doğu hem de Batı ile yakın ilişkileri olan Türkiye, olası bir küresel çatışma durumunda kilit bir rol üstlenebilir. Özellikle Orta Doğu ve Avrasya’da bulunan askeri üsler ve lojistik hatlar, Türkiye’yi önemli bir aktör haline getiriyor.
Diğer yandan Türkiye’nin sahip olduğu savunma sistemleri ve askeri gücü, bölgedeki dengeyi değiştirebilecek kapasitede. Ülkenin NATO üyeliği de göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye’nin olası bir küresel çatışmada NATO’nun yanında yer alması bekleniyor.
Ancak Türkiye’nin bu süreçte alacağı tutum ve izleyeceği politikalar da büyük önem taşıyor. Özellikle komşu ülkelerle ilişkileri ve bölgesel güvenlik politikaları, Türkiye’nin rolünü belirleyebilir. Aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik çıkarları da dikkate alındığında, ülkenin savaşın etkilerinden kaçınma ve barışçıl çözümlere odaklanma eğilimi güçlü olabilir.
Sonuç olarak, dünya genelinde artan gerilimler ve olası bir 3. Dünya Savaşı senaryosunda Türkiye’nin stratejik rolü ve alacağı politikalar büyük önem taşıyor. Ülken
